A ile Başlayan Sözcükler (6 Sayfa)
12 Haziran 2024 0 Yazar: ACDtaşra, taşrada, çet elde, yurtdışında, hariçte, haricî ülkede, çet ele, yurtdışına, harice,
haricî ülkeye, geniş bir alanda, her yerde, her tarafta, çölde, bayırda
yürürlükten kaldırmak, kaldırmak, lağvetmek, feshetmek, son vermek, iptal etmek
dik, baş aşağı, ters, beklenmedik, gözlenilmez, gözlenilmeyen, birden, ani, gafıl,
keskin, göbüt, kaba, terbiyesiz, sıldırım, sıldırımlı, yalçın
gözlenilmeden, ansızın, gafleten, birdenbire, terslikle, keskin, kırık kırık, kesik kesik,
rabıtasız
gözlenilmezlik, anilik, acele, keskinlik, göbütlük, sertlik, terslik, rabıtasızlık,
alakasızlık
çıban, apse, irinşiş
layer kopma dokusu
kesme, kesilme
kaçmak, gizlenmek, saklanmak, gizlice kaçıp gitmek, aradan çıkmak, sıvışmak
kaçak, firari
kovanı terk eden oğul arısı
uzakta olma, olmama, bulunmama, yokluk, bırakma, gaybubet, bulunmayış,
bulunmayış süresi, devamsızlık, yokluk, eksiklik, dalgınlık
dalgın bakış, fikirli bakış
gitmek, gaip olmak, savuşmak, gelmemek, hazır bulunmamak
olmayan, gelmeyen, iştirak etmeyen, yok, gaip, namevcut, dalgın, ilgisiz
dalgın, huşsuz, unutkan, fikirli
huşsuz, dalgın, huşsuz hâlde, dalgın hâlde
dalgınlık, huşsuzluk, unutkanlık
bulunması gereken yere gelmeyen kimse, devamsız, iştirak etmeyen (şahıs), icazesiz
giden (asker), özürsüz işe gelmeyen (adam)
mazeretsiz gelmeme, devamsızlık
dalgın
dalgınlık
pelin otu, bir tür sert içki
mutlak alkol, saf alkol
azami yükseliş haddi
mutlak sapma
yalnız ağaç dikimine uygun arazi
mutlak nem
tam lakaytlık
mutlak çokluk, salt çoğunluk
kayıtsız şartsız monarşi
tam bir saçmalık
mutlak ölçü
mutlak sıcaklık
mutlak birim, saltık birim
mutlak değer
mutlak sıfır
tam, mükemmel, kâmil, sonsuz, kayıtsız şartsız, mutlak, kesin, saltık, müstakil, saf,
temiz, katıksız, katışıksız, hakiki, şüphesiz, şüphe doğurmayan
büsbütün, tümüyle, tamamıyla, kesinlikle, elbette, mutlaka, tamamen
mutlakiyet, kesinlik
günahın bağışlanması
mutlakıyet, saltçılık
mutlakiyetçi, mutlakiyet taraftarı
temize çıkarmak, beraat vermek, aklamak, (suçunu/günahını) bağışlamak
zıt, akla uygun olmayan